Sağlık Turizminde Dubai Türkiye’yi Geçti

Modern ve ultralüks yaşamı, zenginliği ve ihtişamı ile Dubai ortadoğuda bir çok konuda lider olmaya çalışıyor. Son yıllarda sağlık turizminde de iddialı olduklarını ortaya koydular.

Kayıtlara göre bir yıl önce Türkiye’ye gelen sağlık turisti sayısı 110.000 iken Dubai’ye gelen sağlık turisti sayısı 120.000 olmuştur. Hekim ve hastane sayısı açısından Türkiye kıyaslanamayacak kadar daha büyük olduğu halde Dubai neden daha fazla turist çekiyor? Bunun yanıtı kısaca zengin insanlara tıbbi tedavi yanında arzuladıkları konfor ve eğlenceyi sağladıkları için olabilir. Fiyatları açısından pek çok Avrupa ülkesinden daha ucuz olmayan Dubai’ye tedavi için gelenleri en çok cezbeden şey kendilerine verilen olağanüstü lüks hizmet ve değer.

Ülkemiz Dubai gibi dışarıdan doktor ithal etmeden (şimdilik!) kendi yetiştirdiği değerler ile tıp konusunda dünyanın pekçok ülkesinden daha önde olmasına karşın sağlık turizminden yeterli payı hala alamamakta. Bunda en büyük etmen verdiğimiz sağlık hizmetinde aranan konfor ve lüksün ekonomik yetersizlik yüzünden tam olarak sağlanamaması olabilir.

Her ne kadar Dubai kadar lüks olmasa da verdiğimiz hizmetin bilimsel olarak ve sonuçları ile Dubai’den aşağı kalmadığını, hatta daha iyi olduğunu orada ameliyat olmuş yabancı hastalarımızdan görüyoruz.


Duayenlerden Genç Doktorlara

Türkiye Tıp Akademisinin “DUAYENLERDEN GENÇ DOKTORLARA KLİNİK DENEYİMLER VE TEDAVİLER KONFERANSLARI”  kapsamındaki son etkinliği 18 Ekim 2014 Cumartesi günü VKV Amerikan Hastanesi konferans salonunda yapıldı. Genç hekimlerin ve tıp öğrencilerinin ilgi ile izledikleri konferansın konuğu Prof. Dr. Onur Erol idi. Fotoğrafta Prof. Dr. Ege Özgentaş’ı Prof. Dr. Hüsrev Hatemi ve Prof. Dr. Onur Erol ile birlikte görüyorsunuz.


Uluslararası bir toplantıda

Prof. Dr. Ege Özgentaş ve Prof. Dr. Onur Erol uluslararası bir toplantıda Türkiye’yi temsilen bir aradalar

Meme büyütme ameliyatı yaptırdıktan sonra ne zaman işe başlayabilirsiniz? Ertesi gün

Silikon Meme Büyütme Sonrası İşbaşı

Her konuda olduğu gibi silikon protez ile meme büyütme ameliyatları için de çeşitli şehir efsaneleri dolaşmaktadır. Bize başvuran hastaların en büyük korkularının ameliyat sonrası ağrılı dönemi nasıl atlatabilecekleri olduğunu öğreniyoruz. Ameliyat sonrasının ağrılı olacağı kanısına nasıl vardıklarını sorduğumuzda ise “arkadaşım anlattı” yanıtını alıyoruz.

Göğüs estetiği

Göğüs estetiği

Meme büyütme

Meme büyütme

Cerrahide bir prensip vardır. En iyi ameliyat vücut parçalarını (yani dokuları) en az tahrip ederek (yani en az örseleyerek) yapılan ameliyattır. Biz de meme büyütme ameliyatlarında silikon protezi hedefe en kolay ulaşılan bölgeden (yani meme başı çevresinden)çok küçük bir kesi yaparak yerleştiriyoruz. Genel olarak silikon protezi göğüs üzerine ve meme dokusu altına yerleştirdiğimiz için ameliyat sonrası kol hareketlerinde herhangi bir ağrı veya kısıtlama oluşmamaktadır. Protezin yerleşeceği boşluğun hazırlanmasında ve silikon protezin meme içine yerleştirilmesinde mümkün olan en az zedeleme oluşmasına dikkat ediyoruz ve ameliyatın mümkün olduğu kadar kanamasız geçmesine gayret ediyoruz. Sonuçta ameliyat masasındaki titizliğimiz iyileşme döneminde meyvesini vermekte ve hastalarımızın büyük çoğunluğu bu dönemi en az işgücü kaybı ile atlatmaktadır.

Hastalarımızın hemen hepsi ameliyat oldukları günün akşamı normal giysileri ile yürümeye başlamakta ve önemli bir kısmı ertesi günü günlük hayatlarına dönmektedir. Bütün hastalarımıza bir hafta sonra memelere sıkıştırma ve baskı ile ovalama hareketleri tarzında masaj yapmalarını önermekteyiz.

Doğru ellerde yapıldığında meme büyütme ameliyatlarının iyileşme dönemi oldukça problemsizdir.

İlgili yazılar:


Prof. Dr. Ege Özgentaş Dünya Kongresinde

2013 yılında Şili’de yapılan Dünya Plastik Cerrahi (IPRAS) kongresinde Prof. Dr. Ege Özgentaş kendi geliştirdiği kepçe kulak tedavi yöntemini sundu.

ONEP Ekibi San Francisco’da

Nisan 2014 te San Francisco’da yapılan ASAPS (Amerikan Estetik Cerrahi) kongresi gala yemeğinde Türk Plastik Cerrahlar ve eşlerini görüyorsunuz.

ONEP Kurucuları Bir Arada

ONEP Tıp Merkezinin temeli 1985 yılında İstanbul Şişli Halaskargazi Caddesi’nde faaliyete geçen “Şişli Estetik Cerrahi Merkezi”ne uzanır. “Şişli Estetik Cerrahi Merkezi” kurucuları eşleri ile birlikte geçmişi andılar. Sağ baştan sola doğru Prof. Dr. Ege Özgentaş, Prof. Dr. Gürhan Özcan, Prof. Dr. Onur Erol, Uğur Özgentaş, Dr. Sevinç Erol ve Nerrin Özcan.

Memeler neden sarkar?

Meme sarkması

Meme sarkması pek çok kadının zaman içerisinde  yaşadığı ve rahatsızlık duyduğu bir olaydır. Memeler esas olarak yumuşak dokulardan oluşmuştur. Memeleri dik tutan meme dokusu ile göğüs derisi arasındaki ipliksi bağlantılardır.

Yaş ilerledikçe derimiz sarkar ve buna göğüs derisi de dahildir. Göğüs derisi aşağı sarktıkça buna bağlı olan memeler de aşağı doğru iner ve sonuçta meme sarkması ortaya çıkar.

Memelerin sarkmasına yol açan ikinci faktör ağırlıktır. Memeler ne kadar büyük ise yerçekimi etkisi ile aşağı doğru oluşturduğu gevşetici etki o kadar fazla olacaktır. Deri gevşeyip sarkınca memeler de sarkar.

Memelerin hızla büyüyüp daha sonra tekrar küçülmesi de sarkmalarına yol açar. Bu durum aşırı kilo alıp vermede ve gebelikte ortaya çıkar. Büyük memeler göğüs derisini genişletir ve daha sonra küçülme olduğunda deri kendini toparlayayıp tekrar sıkılaşamaz ise memeler sarkar.

Toplumda memelerin sarkması ile ilgili pek çok inanış vardır. Bunların bazıları yanlış, bazıları ise doğrudur. Tek tek inceliyecek olursak:

Emzirme memelerin sarkmasına yol açar mı?

Hayır. Yapılan bilimsel çalışmalar emzirmenin memelerin sarkmasına yol açmadığını göstermiştir. Memelerin sarkmasındaki en önemli rol gebelikte alınan kilolar ve meme bezlerinin hormonların etkisi ile genişlemesidir, emzirme değil. Gebelikte alınan kilolar dengelendiği takdirde emzirseniz bile sarkma  en aza inecektir. Aşırı kilo alındığında emzirmeyen annelerde de memeler sarkmaktadır. Hatta emziren annelerde emzirmeyenlere göre memelerin daha sağlıklı olduğunu gösteren bulgular vardır.

Sütyen takmak meme sarkmasını önler mi?

Hayır. Normal şartlarda sütyen takmak memelerin sarkmasını önlemez. Hatta bir çalışma sütyen takanların memelerinin daha çabuk sarktığını göstermiştir. Sütyen bir tek istisnada yararlıdır. Sürekli koşu veya zıplama içeren ağır egzersizlerde memeler aşırı olarak yukarı ve aşağı hareket ederler. Bir süre sonra bu aşırı yüklenme memenin deri bağlarını ve meme derisini esnetebilir. Sporcu sütyenleri bu aşırı hareketleri frenleyerek sarkmayı azaltabilir.

Egzersiz ile memelerinizin dikliğini koruyabilir veya daha dik olmalarını sağlayabilir misiniz?

Hayır. Egzersizler yalnız memelerin altındaki kasların gelişmesini sağlar. Memeleri dik tutan altındaki kas değil göğüs derisine olan bağlantılarıdır. Bu bağlantılar gevşek veya deri bol ise altıdaki kasın ne kadar gelişmiş olduğunun hiç önemi yoktur. Ayni şekilde meme altındaki kaslar erimeye gitse bile eğer memenin deri bağlantıları sağlam ise sarkma görülmez.

Güneşlenmenin memelere bir etkisi olur mu?

Evet olur. Ama bu etki olumsuz yöndedir. Göğüs duvarı ve meme derisi güneşin ultraviyole dediğimiz ışınlarına maruz kaldığında yıpranmakta ve esnekliğini kaybetmektedir. Gevşemiş deri memelerin sarkmasına yol açar.

Sigara içmenin memelere bir etkisi olur mu?

Evet olur. Sigara meme derisini yıpratır. Esnekliğini bozar ve gevşetir. Bu da memelerin sarkmasına yol açar.

Yaşlanınca memeler sarkar mı?

Evet. Yaşlanma meme dokusu ve deri arasındaki sabitleyici iplikleri gevşetir. Ayrıca göğüs derisi de gevşer. Bunların her ikiside memelerin sarkmasına yol açar. Ancak küçük memeleri olan ve kilosu fazla olmayanlarda bu sarkma daha az olur.

Özetleyecek olursak yaşlanma ile her memede az veya çok bir sarkma olacaktır. Aşırı kilolularda ve büyük memeleri olanlarda sarkma daha fazla görülür. Egzersiz veya sütyen ile memelerin sarkması önlenemez. Emzirmek memeler için yararlıdır. Sigara ve güneş memelerin sarkmasına yol açar.

Peki sarkmış memelerin tedavisi var mı? Evet var. Kliniğimizde sarkıklık derecesine göre çeşitli yöntemler ile meme dikleştirme ameliyatları yapmaktayız.

İlgili bağlantılar

Göğüs (Meme) Estetiği

Barbie Bebek Güzelliği Gerçekçi mi?

Oyuncak Barbie bebekleri bilmeyen pek az kişi vardır. 1960 dan itibaren uzun yıllar gelişme çağındaki çocukları derinden etkileyen bu oyuncaklar ticari olarak büyük kazanç sağladı. Ancak pek çok eleştiri de aldı. Üretilen Barbie kızları o kadar ince yapıda idiler ki sağlıklı toplumlarda bu duruma ancak anoreksi denilen bir hastalıkta gelinebiliyordu. Genç kızların Barbie’ye benzemek için bazen sağlıklarını bozan oranlarda zayıfladıkları oluyordu.

Bir süredir gündemde olmayan Barbie tekrar gündeme taşındı. Bu kez popüler olan bir oyuncak değil gerçek bir insan. Ukrayna’lı model Valeria Lukyanova moda dünyası ve medyada “Gerçek Barbie Kız” veya “İnsan Barbie Bebek” olarak tanınıyor. Yapısal olarak çok ince olan ve yüz hatları Barbie’ye benzeyen fotomodel makyaj ile oyuncak Barbie’ye inanılmaz derecede benzemektedir.

Dolgun göğüs modası sonunda İnsan Barbie’yi de etkiledi ve meme büyütme ameliyatı yaptırdı. Şimdi incecik vücut ve iri göğüsleri ile verdiği pozlar çok paylaşılıyor.

Moda her zaman değişiyor ancak doğanın erkek ve kadına verdiği görüntü eninde sonunda tekrar kabul görüyor. Kadınları erkeklerden ayıran en önemli iki unsur gögüsleri ve kalçalarıdır. Brezilya’da zaten popüler olan dolgun ve yuvarlak kalçalar Amerika ve Avrupa’da hızla yayılmaktadır. Bir süre sonra İnsan Barbie Bebeğin de kalça büyütme estetiği yaptırdığını duyarsanız hiç şaşırmayın.

İlgili bağlantılar:

Yuvarlak popo yeniden moda
Kalça Estetiği
Silikon Protez ile Meme Büyütme Ameliyatı Nasıl Yapılır?
Meme Protezinde Garanti

Ücretsiz Online Danışma

Ücretsiz Sanal Konsültasyon

Estetik ve Plastik Cerrahi ile düzeltilebileceğini düşündüğünüz bazı sorunlarınız var ve çözüm mü arıyorsunuz? Aslında en doğru davranış güvendiğiniz bir doktora başvurarak muayene olmanız ve sorununuz nasıl halledilebileceğini onun ağzından duymanız.

Ancak bu ideal durum pratikte her zaman kolayca gerçekleşemiyor. Güvendiğiniz doktor size uzak bir konumda olabilir. Doktor muayeneleri ücretlidir (istisnalar hariç). Muayene olduktan sonra öğrendiğiniz tedavi ücreti bütçenizi aşabilir. Maddi imkanlarınız elvermediği için gerçekleştiremiyeceğinizi anladığınız bir tedavi için ödedeğiniz muayene ücreti ve katlandığınız zahmet size ağır gelebilir.

Online danışma nedir?

Yukarıda saydığımız nedenler ile size şu ücretsiz hizmetleri sunuyoruz:

Ancak şunu tekrar hatırlatmakta yarar vardır:

Bizimle yüzyüze görüşüp muayene olmadan edineceğiniz her türlü bilgi genel fikir alma mahiyetindedir ve bağlayıcı değildir. Gerçek çözümler ve fiyatlarını ancak muayene sonrası tam olarak öğrenebilirsiniz.

Saygılarımızla,

Prof. Dr. Ege Özgentaş
Özel ONEP Estetik Cerrahi Merkezi

phone
444 666 7